Reklamlarda Toplumsal Cinsiyet
Reklamlarda kadın bedeninin sunumuna ilişkin bu çalışmasında Goffman, mercek altına aldığı her bir reklam klişesinde, cinsiyetçi kodların, erkek ve kadın bedeninin birbirine göre konumlanmasından tutun da uzamın paylaşımına, oradan nesnelerle kurulan ilişkiye dek her ayrıntıya nasıl sızdığının maharetli bir analizine girişir. Reklamlar, hiç şüphe yok ki, fazlasıyla abartılı bir “kurgudur”. Ancak bu, gündelik yaşamda gözlemlenebilecek cinsiyetler arası filli karşılaşma ya da sahnelemelere de aynı toplumsal referansların kaynaklık edebileceği gerçeğini değiştirmez. Eğer böyleyse, izleyicinin bir reklamı “alımlayabilmesinin” ilk koşulu da burada yatar zira reklamcı ve izleyici, her ikisi de aynı toplumsal kodlardan hareketle “anlamlandırırlar.” İlki (reklamcı), sahnelerini kurarken, bu kodları “göze sokarcasına” abartılı kullanır (“kurgu” ifadesi tam da burada anlamını bulur). Burada reklamcı, “doğru metni-sözü” fısıldayan, sürekli hatırlatan bir toplumsal suflör gibi çalışır, fakat ilginçtir ki onu doğrudan ilgilendiren, performansın ya da pratiklerin kendisi değildir. Daha ziyade, verili bir ilişki tipinde ya da bir fikir karşısında ne hissetmemiz, nasıl davranmamız, nasıl düşünmemiz, kısacası farklı durumlarda ne olmamız, ne türden bir model-kalıp içerisinde yer almamız gerektiğiyle ilgilenir. Diğeri (izleyici), bu toplumsal suflörü rahatlıkla anlar zira bu türden hatırlatma ya da ipuçlarıyla daha önce de karşılaşmıştır; ancak hiçbir zaman bir reklamcının sahnelemesinde aldıkları birebir görünümleriyle değil, daha ziyade, gündelik deneyimlerin ya da sahnelerin kendine has seyrinde, belli-belirsiz, az-çok farkında olunan, dağınık, yer yer muğlak ancak her halükârda yapılandırıcı şekilleriyle… Wilson, hem biyolojiden hem de sosyal bilimlerden bu soruyu olumlayan çeşitli kanıtlar sunuyor. Tarihin çeşitli zamanlarından örneklerle, dinlerin, insanların tek başlarına yapamayacaklarını toplu eylemler aracılığıyla yapabilmelerini sağlamada yardımcı olduğunu gösteriyor. Darwin'in Katedrali, evrim, din ve toplum arasındaki ilişkileri görme biçiminizi sonsuza kadar değiştirecek.
- Açıklama
Reklamlarda kadın bedeninin sunumuna ilişkin bu çalışmasında Goffman, mercek altına aldığı her bir reklam klişesinde, cinsiyetçi kodların, erkek ve kadın bedeninin birbirine göre konumlanmasından tutun da uzamın paylaşımına, oradan nesnelerle kurulan ilişkiye dek her ayrıntıya nasıl sızdığının maharetli bir analizine girişir. Reklamlar, hiç şüphe yok ki, fazlasıyla abartılı bir “kurgudur”. Ancak bu, gündelik yaşamda gözlemlenebilecek cinsiyetler arası filli karşılaşma ya da sahnelemelere de aynı toplumsal referansların kaynaklık edebileceği gerçeğini değiştirmez. Eğer böyleyse, izleyicinin bir reklamı “alımlayabilmesinin” ilk koşulu da burada yatar zira reklamcı ve izleyici, her ikisi de aynı toplumsal kodlardan hareketle “anlamlandırırlar.” İlki (reklamcı), sahnelerini kurarken, bu kodları “göze sokarcasına” abartılı kullanır (“kurgu” ifadesi tam da burada anlamını bulur). Burada reklamcı, “doğru metni-sözü” fısıldayan, sürekli hatırlatan bir toplumsal suflör gibi çalışır, fakat ilginçtir ki onu doğrudan ilgilendiren, performansın ya da pratiklerin kendisi değildir. Daha ziyade, verili bir ilişki tipinde ya da bir fikir karşısında ne hissetmemiz, nasıl davranmamız, nasıl düşünmemiz, kısacası farklı durumlarda ne olmamız, ne türden bir model-kalıp içerisinde yer almamız gerektiğiyle ilgilenir. Diğeri (izleyici), bu toplumsal suflörü rahatlıkla anlar zira bu türden hatırlatma ya da ipuçlarıyla daha önce de karşılaşmıştır; ancak hiçbir zaman bir reklamcının sahnelemesinde aldıkları birebir görünümleriyle değil, daha ziyade, gündelik deneyimlerin ya da sahnelerin kendine has seyrinde, belli-belirsiz, az-çok farkında olunan, dağınık, yer yer muğlak ancak her halükârda yapılandırıcı şekilleriyle… Wilson, hem biyolojiden hem de sosyal bilimlerden bu soruyu olumlayan çeşitli kanıtlar sunuyor. Tarihin çeşitli zamanlarından örneklerle, dinlerin, insanların tek başlarına yapamayacaklarını toplu eylemler aracılığıyla yapabilmelerini sağlamada yardımcı olduğunu gösteriyor. Darwin'in Katedrali, evrim, din ve toplum arasındaki ilişkileri görme biçiminizi sonsuza kadar değiştirecek.
Stok Kodu:9786059436564Boyut:13,5 x 19Sayfa Sayısı:240Basım Yeri:AnkaraBasım Tarihi:2020-10Çeviren:Devrim Kılıçer-Fahri ÖzKapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:Kitap KağıdıDili:Türkçe
- Taksit Seçenekleri
- Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel Toplam379,15237,44641,78250,70929,33263,981223,10277,22
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
-
-
-
-
-
-
-
-
180,00TL 108,00TL
-
-
200,00TL 120,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
300,00TL 219,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
200,00TL 120,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
250,00TL 175,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
180,00TL 126,00TL
-
-
-
-
-
350,00TL 245,00TL
-
-
-
-
-
250,00TL 175,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
250,00TL 175,00TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
200,00TL 140,00TL
-
-
-
-
-
460,00TL 322,00TLStokta yok
-
-
-
320,00TL 233,60TL
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
680,00TL 476,00TLStokta yok
-
250,00TL 175,00TLStokta yok
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
590,00TL 442,50TLStokta yok
-
-
-
-
-
-
-
-
-
235,00TL 141,00TLStokta yok
-
320,00TL 224,00TL
-
-
-
-
-
-
-
165,00TL 115,50TLStokta yok
-
-
-
-
-