Sepetim (0) Toplam: 0,00TL
%30
yayincilarkooperatifi.com yayincilarkooperatifi.com yayincilarkooperatifi.com yayincilarkooperatifi.com yayincilarkooperatifi.com yayincilarkooperatifi.com

Mamak Günlüğü 1980-1989

Liste Fiyatı : 310,00TL
İndirimli Fiyat : 217,00TL
Kazancınız : 93,00TL
Taksitli fiyat : 12 x 23,10TL
Satış adedi : 3
9786052603901
852310
Mamak Günlüğü 1980-1989
Mamak Günlüğü 1980-1989
217.00
Mamak Askeri Cezaevi, Ankara Emniyet'indeki DAL'la birlikte 12 Eylül döneminin ilk iki işkence laboratuvarından biridir.
Birbirini tamamlayan bu iki laboratuvar 12 Eylül dönemine damga vurmuştur. İşkencenin son derece sistematikleştirildiği
bu kurumlardaki uygulamalar, sonraki dönemlerde başta Diyarbakır Cezaevi olmak üzere, yurt çapındaki tüm işkence
merkezlerinde gündeme getirildiler. Bu iki kurumun ana aktörleri de sonraki yıllarda ordu, polis ve MİT'in önde gelen
isimleri arasında yerlerini aldılar.
12 Eylül döneminde cezaevindeki işkenceden ilk ölüm Mamak'ta, polis işkencesinden ilk ölümler de DAL'da gerçekleşti.
12 Eylül sonrasındaki uzun süreli ilk açlık grevi Mamak'ta yaşandı. Buna rağmen en uzun sistematik işkence ve
kişiliksizleştirme uygulamaları Mamak'ta sürdü. Devlet politikaları, en etkili şekil ve en “uygun” dozlarda Ankara'da
uygulanıyordu. Ne Diyarbakır'daki gibi “aşırıya kaçılıyor” ne de İstanbul ya da başka yerlerdeki cezaevleri kadar nispi bir
“yumuşaklık” ile davranılıyordu. Tabii ki bu tablo, “direniş geleneği” açısından 1980'lerin sonlarından 1990'lı yılların
sonlarına dek devrimciler arasında önemli tartışmalara neden oldu. Mamak'taki devrimciler, özellikle de ana kümeyi
oluşturan Devrimci Yol hareketi, haklı/haksız pek çok eleştiriye maruz kaldı.
Mamak Cezaevi ile ilgili pek çok kitap yayınlandı ancak bunlar genellikle belli dönem ve mekanlarla sınırlıydı. Bu kitabın
diğerlerinden önemli bir farkı, Fikret Doğan'ın 80'li yıllar boyunca Mamak Cezaevinin tüm bloklarında farklı zamanlarda
kalmış olması ve Mamak'ın siyasi tutuklulara kapatıldığı son demlerine dek orada yaşayarak oradaki tüm mekan ve
dönemlere tanıklık etmiş olmasıdır.
Ayrıca yazar, Ana Devrimci Yol davasında yer almakla birlikte kitaba öz eleştirel bir bakışı da yansıtabilmiştir. Kitabın bir
diğer değerli yönü ise günlük şeklinde yazılmış olmasıdır. Yazar, kitabını 1991'de Mamak'tan sonra nakledildikleri Ceyhan
Cezaevinde bitirmiş ve ham haliyle bir kenara koymuş; her şeye daha serinkanlı bakılabileceği günümüzde su yüzüne
çıkarmıştır. Kitap çok insani bir bakışla içerdeki yaşamı, işkenceyi ve direnişi gerçekçi biçimde, kimi zaman da mizahi bir
gözle ele almaktadır.
  • Açıklama
    • Mamak Askeri Cezaevi, Ankara Emniyet'indeki DAL'la birlikte 12 Eylül döneminin ilk iki işkence laboratuvarından biridir.
      Birbirini tamamlayan bu iki laboratuvar 12 Eylül dönemine damga vurmuştur. İşkencenin son derece sistematikleştirildiği
      bu kurumlardaki uygulamalar, sonraki dönemlerde başta Diyarbakır Cezaevi olmak üzere, yurt çapındaki tüm işkence
      merkezlerinde gündeme getirildiler. Bu iki kurumun ana aktörleri de sonraki yıllarda ordu, polis ve MİT'in önde gelen
      isimleri arasında yerlerini aldılar.
      12 Eylül döneminde cezaevindeki işkenceden ilk ölüm Mamak'ta, polis işkencesinden ilk ölümler de DAL'da gerçekleşti.
      12 Eylül sonrasındaki uzun süreli ilk açlık grevi Mamak'ta yaşandı. Buna rağmen en uzun sistematik işkence ve
      kişiliksizleştirme uygulamaları Mamak'ta sürdü. Devlet politikaları, en etkili şekil ve en “uygun” dozlarda Ankara'da
      uygulanıyordu. Ne Diyarbakır'daki gibi “aşırıya kaçılıyor” ne de İstanbul ya da başka yerlerdeki cezaevleri kadar nispi bir
      “yumuşaklık” ile davranılıyordu. Tabii ki bu tablo, “direniş geleneği” açısından 1980'lerin sonlarından 1990'lı yılların
      sonlarına dek devrimciler arasında önemli tartışmalara neden oldu. Mamak'taki devrimciler, özellikle de ana kümeyi
      oluşturan Devrimci Yol hareketi, haklı/haksız pek çok eleştiriye maruz kaldı.
      Mamak Cezaevi ile ilgili pek çok kitap yayınlandı ancak bunlar genellikle belli dönem ve mekanlarla sınırlıydı. Bu kitabın
      diğerlerinden önemli bir farkı, Fikret Doğan'ın 80'li yıllar boyunca Mamak Cezaevinin tüm bloklarında farklı zamanlarda
      kalmış olması ve Mamak'ın siyasi tutuklulara kapatıldığı son demlerine dek orada yaşayarak oradaki tüm mekan ve
      dönemlere tanıklık etmiş olmasıdır.
      Ayrıca yazar, Ana Devrimci Yol davasında yer almakla birlikte kitaba öz eleştirel bir bakışı da yansıtabilmiştir. Kitabın bir
      diğer değerli yönü ise günlük şeklinde yazılmış olmasıdır. Yazar, kitabını 1991'de Mamak'tan sonra nakledildikleri Ceyhan
      Cezaevinde bitirmiş ve ham haliyle bir kenara koymuş; her şeye daha serinkanlı bakılabileceği günümüzde su yüzüne
      çıkarmıştır. Kitap çok insani bir bakışla içerdeki yaşamı, işkenceyi ve direnişi gerçekçi biçimde, kimi zaman da mizahi bir
      gözle ele almaktadır.
      Stok Kodu
      :
      9786052603901
      Boyut
      :
      13,5 cm x 19,5 cm
      Sayfa Sayısı
      :
      336
      Basım Yeri
      :
      İstanbul
      Baskı
      :
      1
      Basım Tarihi
      :
      Mart 2023
      Tasarım
      :
      1
      Kapak Türü
      :
      Karton Kapak
      Kağıt Türü
      :
      Kitap Kağıdı
      Dili
      :
      Türkçe
  • Taksit Seçenekleri
    • Diğer Kartlar
      Taksit Sayısı
      Taksit tutarı
      Genel Toplam
      3
      79,15   
      237,44   
      6
      41,78   
      250,70   
      9
      29,33   
      263,98   
      12
      23,10   
      277,22   
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat